Düğünde Takılan Takılar ve Ziyanet Eşyaları Kime Aittir?

Düğün Takıları ve Ziynet Eşyaları Kime Aittir?

Düğün takılarının kimde kaldığı sorusu sıklıkla karşımıza çıkmaktadır. İlerleyen kısımlarda detaylıca değinecek olsak da ilk olarak düğün takılarının ne olduğuna kısaca değinmekte yarar vardır. Düğün takıları sadece kolye, bilezik ve altınlardan ibaret olmamakla birlikte, parasal değeri olan tüm eşyalar düğün takısı olarak nitelendirilmektedir. Boşanırken altınların ve tüm düğün takılarının kime kalacağı tartışma yaratmaktadır. Geçmiş Yargıtay kararları uyarınca hukukumuzda kabul edilen görüşe göre takılan düğün takıları kime takılırsa takılsın geline ait iken, güncel Yargıtay kararı uyarınca takılar kime takılmışsa o kişiye aittir. Bu yazımızda, düğünde takılan takıların boşanmada kime kalacağı hususuna detaylıca değinmeye çalışacağız.

Düğünde Gelinin Yakınları Tarafından Damada Takılan Takılar Kime Aittir?

Düğün takılarının gelinin yakınları ya da damadın yakınları tarafından takılmasına ilişkin bir ayrım yapılmamaktadır. Güncel olarak benimsenen Yargıtay görüşüne göre, damada takılan takılar damada aittir.

Düğünde Damadın Yakınları Tarafından Geline Takılan Takılar Kime Aittir?

Değindiğimiz üzere, gelinin yahut damadın yakınları tarafından takılan takılara ilişkin bir ayrım yapılmamaktadır. Geçmişte Yargıtay kararları uyarınca, takılar kime takılırsa takılsın geline bağışlanmış sayılmaktayken güncel Yargıtay kararı uyarınca, takılan takılar kime takılırsa o kişiye aittir. O halde düğünde geline takılan takılar ister damadın yakınları tarafından ister ise gelinin yakınları tarafından takılsın, boşanmada geline kalır.

Takı Sandığındaki Takılar ve Kadına Ait Olduğu Anlaşılan (Bilezik, Küpe, Kolye v.b) Takılar Kime Aittir?

Takı sandığındaki takılar, benimsenen eski Yargıtay görüşleri uyarınca kadının mal varlığı olarak kabul edilmiştir. Ancak Yargıtay, düğün takılarına ilişkin güncel kararında bir görüş değişikliğine giderek, takı sandığındaki takıların gelin ve damadın ortak malı olarak değerlendirilmesine karar vermiştir. Bunun bir istisnası ile takı sandığındaki takıların cinsidir. Öyle ki takı sandığındaki takıların cinsiyet itibarıyla kime ait olduğu görülebiliyor ise o kişiye ait olacaktır. Örneğin takı sandığındaki bir bilezik tarafların ortak malı olarak değil, geline özgü bir takı olduğundan takı sandığında olsa dahi gelinin malı kabul edilecektir. Yine aynı şekilde takı sandığındaki erkek saati de damadın malı olarak kabul edilecektir. Yargıtay bu hususu 2023/5704 E. 2024/2402 K. sayılı kararında şöyle açıklamıştır:

“Aksi takdirde erkeğe ve kadına takılan/verilen ve ekonomik değer taşıyan her şey kural olarak kendilerine aittir. Ne var ki takılar içinde karşı cinse özgü (kadına ya da erkeğe özgü) bir şey varsa o cinse verilmiş sayılır. Özgü olma konusunda çekişme varsa ve gerektiğinde bilirkişi incelemesi yapılmalıdır. Bilirkişi incelemesi sonucunda o şeyin her iki cinse özgü olduğu belirlenmişse o şey takılan/verilen eşe ait olur. Takı sandığı/torbasına konulan ekonomik değer taşıyan şeyin aidiyeti konusunda; konulan şey kadına ya da erkeğe özgü bir şey ise o cinse verilmiş sayılır, o şeyin her iki cinse özgü olduğu belirlenmişse ortak kabul edilmelidir” yönündedir. Uyuşmazlık, tarafların iddia ve savunmaları da dikkate alınarak bu ilkeler doğrultusunda çözülmelidir.

Düğün Takıları Nasıl Talep Edilir?

Düğün takıları, tarafların açmış olduğu anlaşmalı yahut çekişmeli boşanma davası ile birlikte talep edilebileceği gibi, boşanma davasının sona ermesinin ardından ayrıca açılacak bir dava ile de talep edilebilmektedir. Genellikle boşanma davası ile birlikte talep edilen ziynet eşyaları, mahkeme tarafından boşanma dosyasından ayrı tutularak yeni bir esas üzerinden ayrı bir dava olarak kaydedilmektedir. Düğün takılarına ilişkin olarak taraflar, düğün takılarının aynen iadesini yahut takıların aynen iadesi mümkün değil ise düğün takılarının bedeli üzerinden nakden iadesini talep edebilmektedir.

Ziynet eşyalarına ilişkin dava zamanaşımı, boşanma kararının kesinleşmesinden itibaren 10 yıldır. 10 yıllık süre içerisinde dava açılmazsa, taraflar ziynet eşyalarına ilişkin taleplerini ileri süremeyeceklerdir. 

Erkek Düğün Takılarını İsteyebilir Mi?

Erkeğin düğün takılarını isteyip isteyemeyeceği hususuna istinaden, yukarıda değindiğimiz üzere geçmiş Yargıtay kararları uyarınca aksine bir anlaşma olmadığı takdirde, takılan tüm takıların geline ait olduğu kabul edilmiş idi. Ancak güncel Yargıtay kararı dikkate alındığında, damada takılan takıların damada ait olduğu, takı sandığındaki takıların ortak mal olduğu, sandıktaki takıların cinsi gereği erkeğe özgü olduğu anlaşılıyor ise (saat gibi) damada ait olduğu kabul edilmiştir. Emsal nitelikteki bu karar uyarınca erkeklerin de düğün takılarını isteyebilmesi mümkün hale gelmiştir.

Düğün Takıları Satılmışsa Boşanmada Talep Edilebilir Mi? 

Düğün takıları, satılmış ve bozdurulmuş olabilmektedir. Şayet kadın, takıların aynen iadesi ya da aynen iadesi mümkün değilse bedelin hesaplanarak nakden verilmesini talep etmişse o halde erkek bu bedeli ödemekle yükümlü olacaktır. Erkek sadece ziynet eşyalarının “iade edilmemek üzere erkeğe verildiğini” kanıtlaması halinde ödeme yükümlülüğünden kurtulabilecektir.

Kına Gecesi ve Nişanda Takılan Takılar Kime Aittir?

Kına gecesi ve nişanda takılan takılar kime kalır sorusuna istinaden, yukarıda detaylıca izah ettiğimiz üzere bu aşamalarda da takılar kime takılmışsa takı o kişiye ait olacaktır. Örneğin nişan töreninde geline takılan takılar gelinin, damada takılan takılar ise damadın olacaktır.

Hangi Durumda Düğün Takıları Talep Edilemez?

Hangi durumlarda düğün takılarının talep edilemeyeceğine ilişkin olarak kişi, kendisinde halihazırda bulunan takıları talep edemeyecektir. Örneğin gelin, kolunda bulunan bileziği talep edemeyecektir çünkü zaten kendisine aittir. Fakat bilezikleri damat bir yere saklamış ise ya da kendi bünyesinde tutuyor ise o halde talep edebilecektir. Bir diğer husus, kişinin kendisine ait olan takıyı kendi ihtiyaçları için satmış olması halidir. Örneğin erkek, saatini kendisine alacağı bir eşya için satmış ise boşanma aşamasında kadından bu saatin bedelini talep edemeyecektir. Yine aynı şekilde, kişinin kendisine takılan bir takının çalınmış olması halinde de diğer eşten bu takının bedeli talep edilemeyecektir.


Düğün takılarının kime ait olduğu, özellikle boşanma durumlarında önemli hukuki tartışmalara yol açmaktadır. Eski Yargıtay kararlarında, düğün takılarının genel olarak gelinin malı sayıldığı kabul edilse de güncel Yargıtay kararları uyarınca uygulamada değişikliğe gidilmiştir. Güncel uygulama gereği, takılar kime takılmışsa o kişiye aittir.  Ayrıca, takı sandığındaki takılar, belirli bir cinsiyetle özdeşleşmişse, örneğin bir erkek saati, bu takı da damadın malı olarak kabul edilecektir. Yargıtay’ın bu yeni yaklaşımı, düğün takılarıyla ilgili daha net bir hukuki çerçeve sunmakta, ancak yine de taraflar arasında bazı uyuşmazlıklara yol açmaktadır.

Düğün takılarının iadesi, boşanma davası sırasında veya sonrasında haricen açılacak bir dava ile talep edilebilmektedir. Bu dava ile takıların aynen iadesi, aynen iadenin mümkün olmadığı hallerde ise nakden iadesi talep edilebilmektedir. Ancak, ziynet eşyalarıyla ilgili davaların zamanaşımına tabi olduğunu unutmamak gerekir; boşanma kararının kesinleşmesinden itibaren 10 yıl içinde dava açılmalıdır. Sonuç olarak, düğün takılarının hukuki statüsü, Yargıtay’ın güncel kararlarına dayanarak daha eşitlikçi bir yaklaşım benimsemiş olsa da taraflar arasında net bir anlaşmazlık oluşmaması için önceden yazılı anlaşmalar yapılması faydalı olacaktır.

Previous İş Yerinde Mobbing Suçu Cezası & Dava ve Tazminat Süreci

Bir yorum bırakın!