Maaşı Ödenmeyen İşçinin Hakları

Maaşı ödenmeyen işçiler, İş Hukuku çerçevesinde önemli bir konuyu teşkil eder. İşçi, emeğinin karşılığını zamanında almadığında hem maddi hem de manevi zararlar yaşamaktadır. Bu durum, iş ilişkisini sarsabilir ve işveren açısından ciddi hukuki sonuçlar doğurabilir. İş Kanunu, işçilerin maaşlarının zamanında ödenmesi konusunda çeşitli düzenlemeler ve haklar tanımaktadır. Aşağıda, maaşı ödenmeyen işçilerin haklarına ilişkin detaylı bir inceleme sunulmaktadır.

Çalışan Maaşlarının Ödenme Süresi Ne Kadardır?

4857 sayılı İş Kanunu’nun 32. maddesine göre, işçilerin maaşları en geç ayda bir kez ödenmelidir. İşveren, maaşların hangi tarihlerde ödeneceğini iş sözleşmesinde belirlemelidir. Bu kapsamda, işverenin yükümlülüğü, işçiye, belirlenen tarihlerde ve eksiksiz bir şekilde ücret ödemektir. Şayet işçinin maaşı eksik yatarsa, 4857 sayılı Kanun’un 34. maddesi uyarınca, “maaşı eksik yatan işçinin hakları” arasında, işverenine karşı talep hakkı doğar. İşçi, eksik ödeme durumunu belgelendirerek, farkı talep etme ve yasal yollara başvurma hakkına sahiptir.

İşveren Ücret Ödemesini Ne Kadar Geciktirebilir?

İşveren, ücret ödemelerini yasal olarak 21 gün geciktirebilir. Ancak bu süre, işçinin haklarını etkilemez. İş Kanunu’nun 24. maddesinde, işçinin haklı nedenle fesih hakkı tanınmıştır. Eğer işçi, 21 gün içerisinde maaşını almazsa, bu durum, işçinin iş akdini feshetmesine olanak sağlar. 21 gün maaş yatmazsa işçinin haklı fesih hakkı doğacaktır. Bu durumda, işçi, istifa ederek iş akdini sona erdirebilir ve kıdem tazminatı talep etme hakkına sahip olacaktır. Ayrıca, maaşını alamayan işçi, bu süreçte iş mahkemesinde dava açmadan önce arabuluculuk yoluna başvurabilir. İşverenin bu durumda bir mazereti yoksa, işçi tazminat talep etme hakkını kullanabilir.

Maaşı Ödenmeyen İşçinin İstifa Hakkı

Maaşı ödenmeyen işçi, İş Kanunu’nun 24. maddesi gereğince istifa hakkına sahiptir. İşçi, maaş ödemelerinin sürekli olarak yapılmaması halinde, iş sözleşmesini haklı nedenlerle feshedebilir. İşçinin bu hakkı kullanabilmesi için, ödenmeyen maaşların sürekliliği ve iş ilişkisinin sürdürülemeyecek bir hale gelmiş olması gerekmektedir. İstifa süreci, yazılı bir bildirim ile gerçekleştirilmelidir. Bu durumda işçi, kıdem tazminatı talep etme hakkına sahiptir; çünkü işçi, iş akdini haklı bir nedenle sona erdirmiştir.

Maaşı Ödenmeyen İşçinin Tazminat Hakkı

Maaşı ödenmeyen işçinin, iş akdini haklı nedenlerle sona erdirmesi durumunda kıdem tazminatı alma hakkı doğar. İş Kanunu’nun 14. maddesi gereğince, işçinin kıdem tazminatı talep edebilmesi için, en az bir yıl süreyle aynı işyerinde çalışmış olması gerekmektedir. Kıdem tazminatı, her bir yıl için 30 gün brüt ücret olarak hesaplanır. İşçi, işvereni bu nedenle dava edebilir. Tazminat talebi, iş mahkemesinde açılacak bir dava ile gerçekleştirilebilir. İşverenin maaş ödemelerini zamanında yapmaması, işçinin tazminat hakkını doğrudan etkiler.

Maaşı Ödenmeyen İşçinin Hakları Yargıtay Kararları

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E. 2013/22-1771 K. 2015/1051 T. 18.03.2015 sayılı kararında;

“Ücreti ödenmeyen işçinin alacağı konusunda takibe geçmesi ya da ücreti ödeninceye kadar iş görme edimini yerine getirmekten kaçınması, iş ilişkisinin devamında bazı sorunlara yol açabilir. Bu bakımdan, işverenle bir çekişme içine girmek istemeyen işçinin, haklı nedene dayanarak iş sözleşmesini feshetme hakkı da tanınmıştır.

İşçinin ücretinin kanun veya sözleşme hükümlerine göre ödenmemesi işçiye bu imkanı verir. Ücretin hiç ya da bir kısmının ödenmemiş olması bu konuda önemsizdir.

Ücretin ödenmediğinden söz edebilmek için işçinin yasa ya da sözleşme ile belirlenen ücret ödenme döneminin gelmiş olması ve işçinin bu ücrete hak kazanmış olması gerekir.

4857 sayılı İş Kanunu’nun 24/II-e. bendinde sözü edilen ücret, geniş anlamda ücret olarak değerlendirilmelidir. İkramiye, primi, yakacak yardımı, giyecek yardımı, fazla mesai, hafta tatili, genel tatil gibi alacakların da ödenmemesi işçiye haklı fesih imkanı verir.

İşçinin ücretinin işverenin içine düştüğü ödeme güçlüğü nedeniyle ödenememiş olmasının sonuca bir etkisi yoktur. İşçinin ücretinin bir kısmını 4857 sayılı Kanun’un 33. maddesinde öngörülen ücret garanti fonundan alabilecek olması da işçinin fesih hakkını ortadan kaldırmaz.”

Bu tür kararlar, işçilerin yasal haklarını kullanmaları konusunda önemli bir referans noktası oluşturmaktadır.

Sonuç olarak, maaşı ödenmeyen işçiler, yasal olarak birçok hakka sahiptir. İşverenler, bu yükümlülüklerini yerine getirmedikleri takdirde ciddi hukuki sonuçlarla karşılaşabileceklerdir. İşçiler, haklarını bilmeli ve gerektiğinde yasal süreçleri başlatmaktan çekinmemelidir. Bu sürecin alanında uzman bir iş hukuku avukatı tarafından gerçekleştirilmesi riskleri en aza indirecektir. İş hukukunun sağladığı bu korumalar, işçi ve işveren arasındaki ilişkilerin adil bir şekilde yürütülmesine katkı sağlamaktadır.

 

Previous Sigortasız İşçi Çalıştırma

Leave Your Comment