Tenkis davası, miras bırakanın ölümü sonrasında, mirasçıların saklı paylarını ihlal eden bir tasarrufla karşılaştığında açılabilen bir davadır. Saklı pay nedir sorusu, kişinin kanundan kaynaklı mirasçı olması sebebi ile sahip olduğu miras payı olarak tanımlanabilecektir. Saklı paya sahip bir mirasçı, tenkis davası açarak, miras bırakanın vasiyeti veya diğer mirasçılarla yapılan anlaşmalar nedeniyle kendi saklı payının ihlal edildiğini savunabilir ve bu durumda diğer mirasçılara verilen payların ya da vasiyetin geçersiz sayılmasını talep edebilir. Bu dava, saklı pay sahibi mirasçıların, haklarının korunmasını ve haksız kazançların ortadan kaldırılmasını sağlamayı amaçlar.
Tenkis Davası Nedir?
Tenkis davası kavramını açıklamadan önce kanunda mirasçılık kavramının nasıl tanımlandığına değinmek gerekmektedir. Kanuni mirasçılık Medeni Kanun’un 495-501 maddeleri arasında düzenlenmiştir. Buna göre yasal mirasçılar, miras bırakanın kan hısımları, evlatlık ve altsoyu ile sağ kalan eştir. Saklı pay, zorunlu mirasçıların, mirasçı tarafından yapılan herhangi bir düzenlemeyle ihlal edilemeyecek olan yasal miras payıdır. Örneğin, bir kişi çocuklarının haklarını göz ardı ederek vasiyetname hazırlarsa, çocuklar bu vasiyeti reddederek saklı paylarını talep edebileceklerdir.
Bu gibi durumlarda mirasçı, vasiyetin uygulanmasının kendi saklı paylarını ihlal ettiği gerekçesiyle tenkis davası açacak ve vasiyetin, saklı paylarının önüne geçilerek düzeltilmesini talep edecektir. Mahkeme, söz konusu vasiyetin saklı paya aykırı olan kısımlarını iptal ederek, yasal hakları çiğnenmiş olan mirasçının payını koruyacaktır.
Türk Medeni Kanunu’na göre, zorunlu mirasçıların saklı payları, miras bırakan kişinin iradesinin önünde bir engel teşkil etmektedir. Diğer bir deyişle miras bırakan, saklı paya sahip mirasçılarının bu haklarını sınırlayamayacak ya da tamamen ortadan kaldıramayacaktır. Örneğin, çocukların saklı payı, yasal olarak belirlenen oranın altına düşürülemeyecektir. Çünkü bu oran, yasal mirasçılığa dayanmaktadır. Dolayısıyla mirasçılar, saklı paylarının ihlal edildiği bir durum karşısında, bu payları almak için diğer tenkis davası açabileceklerdir. Tenkis davası, aynı zamanda, bir vasiyetnamenin, mirasçılar arasında adaletsiz ve eşitsiz bir paylaştırmaya yol açtığı durumları da düzeltmeye yönelik bir araç teşkil etmektedir.
Tenkis Davası Şartları, Kimler Tenkis Davası Açabilir?
Tenkis davası açabilmek için çeşitli şartların sağlanması gerekmekte olup bu şartlar şu şekildedir;
- Tereke, mahkemeye başvurularak belirlenmeli ve tespit edilmelidir.
- Saklı paya sahip mirasçılar, kendilerine düşen saklı payı terekeden alamamış olmalıdır.
- Murisin, yaptığı tasarruflarla saklı pay sahiplerinin haklarını aşarak belirlenen sınırları geçmesi gerekmektedir.
- Tenkis davası yalnızca saklı paya sahip mirasçılar tarafından açılabilir; diğer kişiler bu davayı başlatamaz.
- Saklı paylı mirasçılar, miras bırakanın yaptığı tasarrufların yasal sınırları aşması nedeniyle hak ettikleri saklı payı alamamış olmalıdır.
- Tenkis davası, yasal süreler içinde ve hak düşürücü sürelere riayet edilerek açılmalıdır.
Tenkis davası yalnızca saklı pay sahibi mirasçılar tarafından açılabilen bir davadır. Bu mirasçılar, ister tek başlarına isterse birlikte hareket ederek davayı açabilirler. Ancak, her bir saklı paylı mirasçı sadece kendi hakları için dava açabilir; başka bir kişinin adına dava açmak mümkün değildir.
Uygulamada sıklıkla karşılaştığımız soru, tenkis davası açma hakkının bir başkasına devredilip devredilemeyeceğidir. Bazı haklar, kanunen “kişiye sıkı sıkıya bağlı hak” olarak tanımlanmaktadır. Tenkis davası açma hakkı da kişiye sıkı sıkıya bağlı bir haktır. Bu hak, kişinin kanundan kaynaklı mirasçı olmasından kaynaklanmaktadır. Dolayısıyla tenkis davası, saklı paylı mirasçıların özel bir hakkı olduğundan, başkalarının bu hakkı devralarak dava açması söz konusu olamayacaktır.
Bir saklı paylı mirasçı, yalnızca kendi saklı payının ihlal edildiğini iddia ederek dava açabilir. Her bir mirasçı, sadece kendi adına, saklı payının zarar gördüğüne dair tenkis davası açmalıdır.
Tenkis Davası Zamanaşımı-Hak Düşürücü Süre
Türk Medeni Kanunu’nun 571. maddesi uyarınca; tenkis davası açma hakkı, mirasçıların saklı paylarının zedelendiğini öğrendikleri tarihten başlayarak bir yıl ve her halde vasiyetnamelerde, açılma tarihinin, diğer tasarruflarda mirasın açılma tarihinin üzerinden on yıl geçmekle düşer.
Tenkis Davası Yargıtay Kararları
Yargıtay 7. HD, 2022/2904 E. 2023/4007 K. 21.09.2023 T.
“Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; 07.03.2016 tarihinde muris … mirasçılarından… Dertli, …, … tarafından vasiyet alacaklıları …, …, …’ya karşı Kadirli 1. Noterliğine ait 03.10.2013 tarih 8120 yevmiye numaralı vasiyetnamenin saklı paylarını aşan kısmına yönelik tenkis davası açıldığı, işbu davanın ise öğrenme tarihinden itibaren 1 yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra 27.07.2018 tarihinde açıldığı, vasiyetnamenin öğrenme tarihi ile iptali davasının açıldığı tarih arasında 1 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,”
Yargıtay 16. HD, 2011/8011 E. 2012/859 K. 07.02.2012 T.
“Davacı … 26.05.2009 günü ölen murisi kardeşi …’nın 13.05.2009 tarihli vasiyetnamesi ile tüm malvarlığını davalılardan …’ya vasiyet ettiğini belirterek …, … ve … hakkında tenkis davası açmış, mahfuz hisse kurallarının ihlal edildiğini belirterek vasiyetnamenin tenkisine karar verilmesini talep etmiştir. Davalılar açılan davanın reddini istemişlerdir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davacının saklı paylı mirasçı olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
…Yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA oybirliğiyle karar verildi.”
Hangi Mallar Tenkise Tabidir?
Türk Medeni Kanunu Madde 565 – Aşağıdaki karşılıksız kazandırmalar, ölüme bağlı tasarruflar gibi tenkise tâbidir:
- Mirasbırakanın, mirasçılık sıfatını kaybeden yasal mirasçıya miras payına mahsuben yapmış olduğu sağlararası kazandırmalar, geri verilmemek kaydıyla altsoyuna malvarlığı devri veya borçtan kurtarma yoluyla yaptığı kazandırmalar ya da alışılmışın dışında verilen çeyiz ve kuruluş sermayesi,
- Miras haklarının ölümden önce tasfiyesi maksadıyla yapılan kazandırmalar,
- Mirasbırakanın serbestçe dönme hakkını saklı tutarak yaptığı bağışlamalar ve ölümünden önceki bir yıl içinde âdet üzere verilen hediyeler dışında yapmış olduğu bağışlamalar,
- Mirasbırakanın saklı pay kurallarını etkisiz kılmak amacıyla yaptığı açık olan kazandırmalar.
Saklı Pay Nasıl Hesaplanır?
Saklı pay oranları, mirasçının sıfatı ve miras bırakanla olan yakınlığına göre Türk Medeni Kanunu’nda belirlenmiştir. Her bir grup Miras Hukuku nezdinde “zümre” olarak adlandırılmaktadır. Zümre kavramı kısaca izah edilecek olursa; birinci zümre, miras bırakanın alt soyu olan çocukları, torunları, torun çocukları ve devamı nesilleri kapsamaktadır. İkinci zümre ise miras bırakanın anne ve babasıyla, bunların altsoyu olan kardeşler, yeğenler ve onların çocukları gibi akrabaları içerir. Üçüncü zümre, miras bırakanın büyük anne ve babasıyla birlikte, bu kişilerin altsoyu olan amca, dayı, hala, teyzesi ve onların çocukları ve devamlarından oluşmaktadır.
TMK m. 506’ya göre saklı pay oranları şu şekilde belirlenmiştir:
- Altsoyun (çocukların) saklı payı, yasal miras payının yarısıdır.
- Anne ve babanın her biri için saklı pay, yasal miras payının dörtte biri kadardır.
- Sağ kalan eşin saklı payı, eşin tek başına mirasçı olup olmamasına göre farklı değerlendirilmektedir. Eğer sağ kalan eş, miras bırakanın alt soyu (çocuklar) ile birlikte mirasçı olursa, saklı payı yasal miras payının aynısıdır ve terekenin ¼’ü kadar olacaktır. Şayet sağ kalan eş, miras bırakanın anne ve babasıyla birlikte mirasçı olursa, saklı payı yasal miras payının aynısıdır ve terekenin ½’sini alacaktır. Yine aynı şekilde sağ kalan eş, miras bırakanın üçüncü zümresiyle birlikte mirasçı olursa, saklı payı yasal miras payının ¾’ü kadar olur.
Muvazaa ve Tenkis Davası
Tenkis davası, mirasçılar tarafından, miras bırakanın yaptığı tasarrufların yasal mirasçıların saklı paylarını ihlal etmesi durumunda açılan bir davadır. Yukarıda da değinildiği üzere Türk Medeni Kanunu’na göre, yasal mirasçılar (çocuklar, eş, ana-baba) belirli bir saklı paya sahiptir ve bu pay, miras bırakanın iradesine rağmen korunmaktadır. Miras bırakan, malvarlığını bağışlayarak veya vasiyetname ile saklı paya zarar verecek şekilde tasarruflarda bulunursa, saklı paylı mirasçılar tenkis davası açarak bu tasarrufların saklı payı aşan kısmının iptal edilmesini talep edebilmektedirler.
Muvazaa ve tenkis davası kavramları ile uygulamada sıklıkla karşılaşılmaktadır. Muvazaa ile tenkis davası arasındaki hukuki ilişkiyi aktarmadan önce muvazaa kavramını ele almak doğru olacaktır. Muvazaa, bir kişinin malvarlığını, gerçekteki amacını gizleyerek, başkalarını aldatmak suretiyle hukuki işlemler yapmasıdır. Miras bırakan, muvazaalı bir şekilde malvarlığını mirasçılarından kaçırmak amacıyla üçüncü kişilere devredebilmektedir. Muvazaa, genellikle malın başkasına satıldığı ya da bağışlandığı görünümünde yapılır ancak çoğunlukla taraflar arasında gerçek bir satış veya bağış söz konusu değildir. Örneğin miras bırakanın, kendisine ait olan bir evi, yasal mirasçılarından kaçırmak maksadıyla bir başkasına satıyormuş gibi göstererek aslında hiç para almadan bağışlaması muris muvazaası olarak adlandırılmaktadır. Muris muvazaası, mirasçılar tarafından açılacak bir dava ile iptal edilebilir. Bu durumda, muvazaalı işlemlerin geçersiz sayılması ve mirasın yasal hak sahiplerine doğru şekilde dağıtılması sağlanacaktır. Tenkis davası, mirasçının saklı payını korumayı amaçlarken, muvazaa davası, malvarlığındaki gizli işlemleri iptal ederek mirasçının haklarının yerine getirilmesini sağlamaya yöneliktir.
Tenkis Davasında Tapu İptal Olur Mu?
Yukarıda değinildiği üzere, muris muvazaası ile miras bırakanın mirasçılarından mal kaçırmak suretiyle bir başkasına satış adı altında taşınmaz bağışlaması halinde muris muvazaası gündeme gelecek ve bu işlemin iptali sağlanabilecektir. Bu muvazaa karşısında mağdur olan mirasçıların her biri tapu iptali ve tesciline ilişkin hukuki yollara başvurabileceklerdir.
Tenkis Davası Kaç Yıl Sürer?
Tenkis davasının kaç yıl süreceği hususu, mahkemenin açıldığı il ve adliyeye göre dahi değişebilmektedir. Zira her ilin ve adliyenin yoğunluğu farklıdır. Yine aynı şekilde mirasçıların sayısı ve terekedeki malvarlığına göre de bu zaman değişecektir. Genellikle 2 sene sürmekte olan tenkis davası, istinaf ve temyiz aşamaları ile birlikte 4-5 yıla kadar uzayabilecektir.
Tenkis Davası Kesinleşmeden İcraya Konulabilir Mi?
Tenkis davası kesinleşmeden icraya konulabilir. Ancak bu hususta şuna dikkat etmek gerekir, şayet tenkis davasına ilişkin olarak mal olmadığı takdirde para talep edilmesi halinde hüküm kesinleşmeden icraya konulamayacaktır.
İZMİR BAM 12 HD. 2019/678 E. 2019/2281 K. 29.11.2019 T.
“Her ne kadar dayanak ilam TMK’nun 512.maddesi uyarınca tenkis davası olarak nitelendirilmesi gerekmekte ve tenkise ilişkin ilamlar kesinleşmeden infaz edilebilir ise de takibe konu davanın yargılaması sırasında davacı K1’ın 01/07/2016 tarihinde terekeden hisse karşılığında tenkisen mal talep ettiği, bu talebinin kabul edilmemesi halinde para talep ettiği, nitekim dayanak ilamı da yine bu sebeple temyiz ettiği, bu durumda taşınmazın aynına ilişkin mülkiyet uyuşmazlığının bulunduğunun kabul edilmesi gerektiği, dolayısıyla dayanak ilamın takibe konu edilebilmesi için kesinleşmesinin zorunlu olduğu, aynı şekilde ilamda hükmedilen ferilerinin de kesinleşmeden takibe konulamayacağı anlaşılmakla şikayetin kabulü ile takibin iptaline karar verilmesi gerekirken dosya kapsamına uygun düşmeyen gerekçelerle davanın reddine karar verilmesi isabetsiz görülmüş olup, davacılar vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile…”
Tenkis Davası Dilekçe Örneği
………….. NÖBETÇİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NE
DAVACI : İSİM SOYİSİM- TC VE ADRES
DAVALILAR : İSİM SOYİSİM TC VE ADRES
KONU :Miras bırakanın saklı paylara zarar veren tasarruflarının tespiti ve tenkisi ile ilgili olarak davalılardan alacak talebimiz.
AÇIKLAMALAR :
Babam …………. tarihinde vefat etmiştir. Babam vefat etmeden önce bir vasiyetname düzenlemiş olup bu vasiyetname ……….. noterliği tarafından ………….. yevmiye nosu ile onaylanmıştır. Babam düzenlemiş olduğu vasiyetnamede ………… adresindeki ……….. ada ………. Parseldeki taşınmazının tamamını …………………’ye bırakmıştır. Her ne kadar bu vasiyetname ile ilgili taşınmaz ………….. ‘ye bırakılmış olsa da bu taşınmaz, babamın malvarlığının büyük bir kısmını oluşturmaktadır. Zira diğer taşınmazların değeri düşüktür.
Bu sebeple, babamın vasiyetname ile yaptığı tasarruf sonucu, yasal mirasçıların saklı payına tecavüz edilmiştir. Türk Medeni Kanunu uyarınca yasal mirasçı sıfatında bulunduğumdan saklı payıma ilişkin tecavüzün önlenmesine ilişkin Sayın Mahkemenizde bu davayı açma gereği hasıl olmuştur.
Konuyla ilgili tüm belgeler ve deliller, mahkemede yapılacak keşif ve bilirkişi incelemeleri ile ortaya çıkacaktır.
HUKUKİ SEBEPLER: TMK, HMK ve ilgili mevzuat.
HUKUKİ DELİLLER:
- …………………… Noterliği ……….. yevmiye numaralı vasiyetname
- Nüfus kayıtları
- Veraset ilamı
- Tapu kayıtları (ilgili tapu müdürlüğünden celbini talep ederiz)
- Kadastro tutanakları
- Tanık
- Keşif
- Bilirkişi raporu
- Yemin
- İsticvap
- Diğer her türlü yasal delil
NETİCE VE TALEP:
Yukarıda arz ve izah olunan nedenlerle,
1- Saklı payımın tespiti ve tenkisi talebimi içeren davamın KABULÜNE,
2- Davalılardan alacağımın tahsil edilmesine
3- Yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep ederim. (tarih)
DAVACI
Adı Soyadı – İmza
Tenkis davası, mirasçıların saklı paylarının korunması amacıyla açılan ve miras bırakanın yapmış olduğu tasarrufların bu saklı payları ihlal etmesi durumunda başvurulabilecek bir dava türüdür. Bu dava türü ile miras bırakanın, vasiyetname veya bağış gibi işlemlerle yasal mirasçıların haklarını ihlal etmesinin önüne geçilmiştir. Türk Medeni Kanunu, saklı paya sahip mirasçıların haklarını güvence altına almakta ve bu payların ihlal edilmesi durumunda bu mirasçılar tenkis davası açma hakkına sahip olmaktadır. En nihayetinde bu dava, mirasçılar arasında haksız paylaşımlarının önüne geçilmesi ve yasal hakların korunması açısından büyük önem taşımaktadır.
[…] almak için, miras bırakanın vasiyetine karşı dava açabilmektedirler. Bu hususa ilişkin Tenkis Davası başlıklı yazımızdan detaylı bilgiye […]